MUTLULUĞUN ADRESİ YENİKENT BELDESİ - Okuma Köşemiz

 

         
Sevgili Dostlar, Hoşgeldiniz……

Hayatın getirdiği her yeni durumla başa çıkabilmek icin paylaşmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hepimiz yargısız olabilen, tarafsız bakabilen kişilere ihtiyaç duyarız. Bende bu sayfadan, sizlere iyi bir dost olabilmeyi ve sorunlara birlikte çözümler üretebilmeyi umud ediyorum. Gerek iş ortamınızda gerekse özel hayatınızda, çevrenizdeki kişiler ile yaşadığınız sorunlara yardım etmek için hazırım. Kimbilir belki sizin probleminiz bir başkasının çözümü olabilir. Hadi gelin birlikte düşünelim, paylaşalım ve deneyimlerden yararlanalım.





GÜZEL SÖZLERDEN BİR DEMET SUNALIM SİZE

-Yalnizlik kadar samimi bir dostluga rastlamadim.
-Insana bir darlik gelince,yan yatarken,oturur veya
ayakta iken bize yalvarip yakarir;biz darligini
giderince ,basina gelen darliktan ötürü bize hiç
yalvarmamisa döner.
- Kavak agacini begenen ve seven çok az insan gördüm,
çünkü dosdogrudur.
- Ne kadar geriye bakarsaniz o kadar ilerisini gö-
rebilirsiniz.
-Çalismak bizi üç büyük beladan kurtarir;can sikintisi
kötü aliskanliklar ve yoksulluk.
Yenildiginizi düsünüyorsaniz,yenilmisinizdir.
Cesur olmadiginizi düsünüyorsaniz,korkaksinizdir.
Kazanmak istiyor fakat kazanamayacaginizi düsünü-
yorsaniz,kesinlikle kazanamazsiniz demektir.
Kaybedeceginizi düsünüyorsaniz,çoktan kaybetmisi-
nizdir.
Disaridaki dünyaya çiktiginizda anlayacaksiniz ki
basari,ancak onu istediginiz takdirde gelecektir.
Hersey insanin kafasinda biter.
Alt edildiginizi düsünüyorsaniz,alt edilmissinizdir.
Yükselmek için çok düsünmelisiniz.
Bir ödülü kazanmadan önce kendinizden emin olmalisiniz.
Yasam savasini kazanan her zaman,en güçlü ya da
en hizli olan degildir.
Er ya da geç kazanan kisi,kazanacagini önceden düsü-
nebilen kisidir.
                                                  
                  
                                             (2)
                     DOST OLALIM GÖNLÜMÜZLE

Olmasa da olur dediğimiz insanlarla doludur hayatımız; tanıştığımız, selamlaştığımız; klasik cümlelerle iletişim kurduğumuz, yanıtlarını merak etmediğimiz sorular
sorduğumuz...

İyi insan olmadıkları için mi uzak dururuz onlardan? Hayır, hiç sanmıyorum.

Gönülde biter her şey; akla yararlı gelse de samimi bir ilişki, gönlün hayır dediğine ısınmak mümkün olmaz.

İster dünyanın en yakışıklısı, ister en güzeli olsun; ister en zengini, ister en komiği; ne yapsa nafile; yüreğine ulaşamaz.

Başkası için özel olan, senin gözünde dünyanın en sıradan insanıdır ve ... yüzüne bakmaz kimisi vazgeçemediğim dediğinin...

Gönlümüzdür hükümdar; kime ne paye vereceğini o belirler.

Kimine “dost”, “yar”, kimine “tanıdık”, “arkadaş” deyip, çıkar işin içinden...

Özünde iyi olduğuna inansam da insanların, herkesi sevemem onun yüzünden...

Hem, kalabalıktan da hoşlanmaz zaten; sevginin, sevdiklerinin hakkını vermek ister.

Sonuçta, sevmek büyük bir sorumluluktur; emek vermek gerekir, ilgilenmek...

Sevdiğim her insanın yaşamına bir anlam katmalıyım; zorlu ve vazgeçilmez bir serüven olmalı; dost dediğim insanlarla aynı zaman dilimini paylaşmak!

Hani, bilirsiniz işte! Dostlar vardır çiçek gibi; koklar koklamaz alır götürür bütün yüklerinizi...

Evsizseniz ya da odun kömür bulamıyorsanız yakmaya; uzundur kış geceleri...

Dostlar vardır soba gibi; yüreğindeki ateşle ısıtır ellerinizi...
Dostlar vardır; fırtınada sığınak, güneşte gölge; yanarken buz gibi su dökmez üstünüze; aksine, harlandırır ateşi; bilir ki, yanmayanı hiçbir şey söndüremez.
Dostlar vardır, yıldız gibi; hava kapalıyken bile, kapkara bulutların bekçisidir gökyüzünde...
Dostlar vardır, arada bir uğrayıp alt üst eder yaşamınızı; dili zehir zemberek, bakışları keskindir.
Dostlar vardır gül gibi; sarılırken yaralanmayı göze almanız gerekir. Hani, kiminin yoluna halı sersen kar etmez; dostlar vardır, minder de kafi gelir; sen olursan fark etmez.
Dostlar vardır; muhabbeti çekilmez; dostlar vardır, efkarının sebebi bir bardak demli çaydır.
Dostlar vardır, omzu her derde devadır.
Dostlar vardır, iyi bir öğretmen gibi, nasıl sorulacağını öğretir.
Dostlar vardır dağ gibi vakur; toprak kadar bereketli, mert...
Dostlar vardır; ney gibi hüzünlü, saz gibi asi; şiir kadar büyük...
Dostlar vardır türkü gibi; her zaman söylenmeseler de her daim içinde taşır sevdasını; yangınını bulaştırır bir gönülden diğerine...
Dostlar vardır baki; tanıştığın gün doğar, yittiği gün ölürsün! Zamana ve darbelere; yollara ve hasretlere dirençli...
Dostlar vardır; yüreğine kök salmış bir çınardır; hiçbir şey deviremez; gönülden gönüle kurulmuştur köprüler; ne yaşansa atılamaz!
Dostlarımız vardır bizlere benzerler biraz...
Dostluklar vardır, erken dolar vadesi; dostluklar vardır, devam eder ahrette!

İşte böyle dostlardır; her şeye lanet ettiğin günlerde bile, yaşamını güzel kılan...

Gönül, her yerde onları arar.

Ve bulduğunda haber gönderir bize; bir sıcaklık yayılır yüreğimize; bunda bir iş var deriz, takılırız peşine...



Dost olalım gönlümüzle!


                            MUTLULUĞUN GİZLİ ANAHTARI

Olumsuz duygu ve düşüncelerden olabildiğince uzak durarak iyi şeyleri hatırlamak. Güzelliklerin yine güzellikleri çektiğini, karamsar ve negatif duyguların ise çoşkumuzu bir balon gibi söndürdüğünü unutmadan. 
Aslında herkesin elinde olan ama çoğumuzun kullanmayı bir türlü beceremediği o gizemli anahtar!

İnsanın kendi iç zenginliğini fark etmesine yol açan; farkındalığını çoğaltan, hayatın daha anlamlı, daha yaşanabilir olduğunu kanıtlayan bir insani duygu. Bir anlamda mutluluğun gizli anahtarı, şükretmek.

Oysaki kullanmayı bilenler hayatın o en güzel anlarını iliklerinde hisseder, şükrettikçe ruhunun zenginliğini daha da çoğaltır. Mutluluğunun farkına varıp hayatına yeni mutluluklar katar. Evet mutluluğunu fark eder. Çünkü hepimiz sahip olduğumuz o kadar çok şey adına mutluyuz ki aslında. Ama farkında değiliz; elimizin tersiyle itip duruyor, kendimizden uzaklaştırıyoruz. Oysaki küçücük bir gayretle farkına varmaya başladığımızda sayıları karşısında şaşıracağımızdan; mutlu olmamıza yetecek kadar çok sayıda değere sahip olduğumuz için hepimizin aslında çok zengin olduğundan kimsenin şüphesi olmasın.

Bunu bir kere değil, beş kere değil tıpkı nefes alır gibi her an hissetmeliyiz. Neden mi? Çünkü farkındalığın gücünü kendi içimizde yaşatmaya başladığımızda ancak, etrafımızda bizi mutlu etmek için bekleyen çok özel detayların olduğunu anlayabiliriz. Elimizdeki her şeyin, sahip olduğumuz tüm sevgilerin kıymetini daha güçlü hissederiz. Dışarıda bizi düşünerek, bizim için çarpan kalpler olduğunu bilmek bile şükretmek için yeterli neden değil mi sizce?

Sevebiliyorsanız, özgürce sevginizi haykırabiliyorsanız, seviliyorsanız, paylaşıp çoğalıyorsanız, sevdikleriniz için çabalıyor, onların gözlerinde tatlı tebessümler yaratabiliyorsanız ne mutlu size. Şükredin tüm bunlara. Elinizdekileri kaybetmeden değerlerinin farkına varın, çünkü inanın bana herkes kendi ölçüsünde çok zengin. Yeter ki o zenginliğin farkına varalım, yeter ki zengin olmamıza sebep olan her bir detay için şükretmesini bilelim.

İnanmak ve beklemek, beklerken elimizdeki azlara, çoklara her şeye şükretmek; aslında tüm yapacağımız bu. Olumsuz duygu ve düşüncelerden olabildiğince uzak durarak iyi şeyleri hatırlamak. Güzelliklerin yine güzellikleri çektiğini, karamsar ve negatif duyguların ise çoşkumuzu bir balon gibi söndürdüğünü unutmadan. Hep olumlu, hep seven, hep mutlu ve sevgi dolu.

Peki sorarım size hangimiz bunu sıklıkla yapıyor ve yeterince şükretmesini biliyor? Maalesef etrafımızdaki örnekler bir elin parmaklarını dahi geçmiyor. Biliyorum bu hayat şartlarında, onca olumsuzluğun içinde bunu başarmak hiç kolay değil ama bunu öğrenebiliriz. Tekrarlarla tıpkı bir dersi çalışır gibi hevesle, canla başla. Her gün bakış açımıza, farkındalığımıza yeni bir tuğla ekleyerek. Her olayda edindiğimiz tecrübelerle attığımız adımları daha da sağlamlaştırarak. Tek tek, özenle, yılmadan ve her defasında denemekten heyecan duyarak, isteyerek.

Çünkü her şeye rağmen hayat çok güzel. Yaşamak, nefes almak, bu serüvenin bir parçası olmak çok önemli. Yaşam koşturmamız içinde her defasında şükretmemiz gereken fark edemediğimiz o kadar çok güzellik var ki,üstelik tümü mutluluğumuza mutluluk katacak kadar önemli detaylar.

Sabahları uyanırken, gözlerimizi ilk açtığımız anda sağlıkla gerinebiliyorsak eğer,işte ilk neden karşımızda duruyor bile. Ne dersiniz? Sağlıklı olmanın parayla bile ölçülemeyecek derecede önemli olduğunu hepimiz biliyoruz, öyle değil mi? Biliyoruz da hangimizin aklına bunun için şükretmek geliyor ki? Ancak hastalandığımızda, sağlığımızı kaybetmeye başladığımızda değerini anlıyoruz; ama iyileşince her şey tekrar eskiye dönüyor, rutine biniyor ne yazık ki,

Tıpkı bunun gibi bir başka örnek,market arabamızı elimizdeki listeyle doldurup eve geldiğimizde tüm alabildiğimiz nimetler için şükretmemiz gerekmez mi sizce; hele hele istediklerini, özlediklerini, onlardan da önemlisi ihtiyaçlarının çoğunu alamayanları düşününce? Peki bizler ne yapıyoruz; elimizin ağırlığından, yorgunluğumuzdan dem vuruyoruz öyle değil mi?

Bunlara benzer örnekleri çoğaltmamız mümkün elbette ama bunların pek çoğunu fark edebilmemiz için mutlaka bir şeylerin sebep olması, bize bir şekilde hatırlatılması gerekiyor. Oysaki,kendiliğinden fark edebildiğimiz, şükür edebildiğimiz ölçüde mutluluk kıvılcımları daha bir etkili olacak, denizin mavi serinliklerinin ruhumuzu dinlendirmesi gibi daha bir sarıp sarmalayacak dört bir yanımızı.

Kendi mutluluğunu fark edenler çoğaldığında ise sadece kendileri mutlu olmakla kalmayıp; etrafındaki kişilerin, sevdiklerinin kalplerini de bu ışıltıyla ısıtıp sıcacık yapacaklar. Sadece tek bir eylemle ne kadar çok şey başarabiliriz aslında düşünsenize; yapacağımız tek şey bunu unutmamak, o kadar.

Gelin şükreden insanlardan olalım, gelin tercihimizi bu yönde kullanalım ve güne gülerek başlayalım, her yeni günde yaşanacak pek çok güzellik olduğuna yürekten inanalım. O günü daha gelmeden, yaşamadan mutluluk adına tüm frekanslarımızı açık olarak bekleyelim. Ve unutmayalım ki günümüz güzel geçecek; üstelik eğer dün için yaşadıklarımıza şükredersek, bugünümüz dünden daha zengin ve güzel olacak.

Ben buna inanıyorum ve her sabah yatağımdan gülümseyerek kalkmanın keyfini yaşıyorum. Ya siz?

Sevgiyle kalın.

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol